29 Eylül 2011 Perşembe

**SÖNMEYEN MUMLAR**

Uzaklara gitti diyordu hep,
Gözlerini  benim göremediğim bişeye,
Hasretle bakar gibi,
Göklere çeviriyordu...
Uzak... ve güzel biyerde diyordu.
Hepimiz gidecek mişiz oraya!
Biz onu göremesekte o bizi görebiliyormuş.
Derdi annem küçükken..
Şimdi biliyorum..
Her sorduğumda nereye baktığını,
Puslanan gözlerinin ardındaki filmi,
İzleyebiliyorum artık...
 
Özlüyorum!!
Yanımda olsaydı......

Kokusunu bile bilmiyorum...
Hiç sarılmadım bile,
Elini öpemedim hiç.
Olsaydı... Ketun olsaydı..
Bana farkettirmeden sevseydi...
Hani babalar öyle severmiş ya!
Ama olsaydı işte...
Varlığını ve her anımda yanımda olduğunu, olacağını..
Bilseydim...

Babamm!!!
Ona sarılarak bunu söylemek...

İçimde titreyen birşeyler var,
Hayatın içinde yaşadığımı farkettiğim her anda;
Duyduğum bir, tek, kelime...
Dinlediğim şarkıyı başa sarıyor sanki..

Bir sevdiğini kaybettiğinde,
40 mum yanar, hepsi söner biri kalırmış ya hani...
Benim ilk okula başladığımda bir mumum yandı,
İlk aşkımda,
Üniversiteyi kazandığımda,
Mezuniyetimde,
Evlendiğimde...
Ve..
Her doğum günümde birer mum daha yanacak biliyorum...

Yanımda olmasını ve varlığını hissetmek istediğim her anda,
Bir mum daha yandı içimde..
Hepsi söner biri kalırdı hani!!!
Benim hep yandı... hep yandı zaten...
Ama bir mum kalması gerekirken,
Yaşadıkça artıyor...
Hiç sönmüyorlar; NEDEN!!!...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder